6 Nisan 2017 Perşembe

Milli Kimlik, Milli Birlik ve MHP

Günümüz toplumunda bireyler “ben ile biz” arasında tercih yaparken “ben” merkezli düşünmekten kendini alamıyor. “Ben” merkezli yaklaşım toplumda her düşünceden insanımıza sirayet etmiş durumdadır. Hal böyle olunca kişisel çıkarlar, siyasi çıkarlar çoğu zaman milli çıkarların önüne geçmektedir.

Türk Milletine lazım olan "biz" şuurudur. "Biz" olmanın yolu Milli Kimlik bilincine sahip olmaktan geçer.

Milli kimliğin bilincinde olan her birey milliyetçidir. Milliyetçilik bir milletin bağımsızlığını, vatanını ve milletini oluşturan değer yargılarına karşı beslenen sevgi ve bu sevginin eyleme dönüşmüş halidir.

Modernleşme bir milliyetçilik hadisesidir. Milliyetçilik hem bir duygu hem de bir ideolojidir. Küreselleşen dünyada kendi değer yargıları ile yaşama ve başkalaşmadan çağa ayak uydurarak milli benliğini ve kimliğini yaşatma savaşıdır.

Bugün içinde bulunduğumuz şartlar gösteriyor ki bu savaşta “En güçlü silah fikir, en güçlü fikir Türk Milliyetçiliğidir.”

14 yıldır Türk Milliyetçiliğinin ötelenmesi, horlanması, devletten uzaklaştırılması ve “Gayrı Milli” oluşumların devletin en mahrem, en stratejik noktalarını ele geçirmesi Türk Milletine pahalıya malolmuştur.

15 Temmuz gerçeği ortadayken Milli şuur daima diri tutulmalı, milli birlik tesis edilmelidir. Bugün Türk Milliyetçilerinin siyasi temsilci MHP bunun mücadelesini vermektedir.

MHP’nin bugünkü duruşu “Dün dündür, bugün bugündür” anlayışındaki eyyamcılarla ya da ideolojik omurgası olmayan, zamana ve şartlara göre siyasi çıkarları neyi gerektiriyorsa orada duranlarla karıştırılmamalıdır.

Dava, fikir ve aksiyonun dünden bugüne, bugünden yarına taşınması için lazım olan “Ben” ‘den sıyrılıp “Biz” olmaktır. Mensubiyet, aidiyet şuuru taşımaktır. İnişli çıkışlı davranışların sebebi davasına inanmamaktır. Bocalamalar inançsızlıktan doğar.

Hayat felsefesini “dün başka-bügün başka” sözcüğünde temelleştiren eyyamcıların Türk Milletine çizebileceği hiçbir istikamet kalmamıştır.

Türk Milleti bugün içerde ve dışarda varlık mücadelesi verirken yolun karşısına geçip alkış tutmak Türk Milliyetçilerine yakışan bir tutum olmaz, olamaz.

“Alemde ziya kalmasa halk etmelisin halk,
Ey elleri böğründe kalan adam kalk..”

Merhum Mehmet Akif’in asırları yırtan bu haykırışına kulak vermek, sorumluluk almak elzemdir. Taşı, tuğlayı üst üste, kiremidi çatıya yerleştiren mimarlar kadar ruhlarda metanet yaratacak mana mimarları da lazım.

Evet maksadımız siyasi tartışma yaratmak değildir. Hücumlarımız, kendilerini aydın sandıkları halde, toplumda meydana gelmiş fikir ve inanç boşluğunu doldurma, Milli birlik ve bütünlük oluşturma cehti olmayanlaradır.

Günlük siyasi çıkarlar bir kenara bırakılmalı, Milli şuur ve Milli kimlikle tavır alınmalıdır.

MHP’nin bu duruşu yalnız bırakılmamalıdır. Türk Milliyetçileri MHP’nin bu duruşu etrafında ne kadar güçlü kenetlenirse Türk Milletinin ve Türk Devletinin yarınları o kadar milli olur, o kadar aydınlık olur.

Cumhuriyetin kuruluş felsefesi, Türk Devlet geleneği ve Türk Milletinin bekası Milliyetçi Hareket Partisinin duruşuyla teminat altına alınmıştır.

Kanunsuz Devlet, MHP’siz Hükümet olmayacağı bir kez daha anlaşılmıştır.
Ne Mutlu Türküm Diyene!
En içten saygılarımla,

Ali YETGİN

Twitter/facebook/İnstagram
         Aliyetgin2023


bilgi@aliyetgin.com

http://www.ortadogugazetesi.net/makale.php?id=24133

16 Mart 2017 Perşembe

Alçak Ülke

Hollanda'nın dörtte biri deniz seviyesinin altında olduğundan birçok dildeki adı "Alçak Ülke"dir yani Niderland. Bunu kendileri der.

Madem bu alçak ülke demokrasi ve uluslararası hukuku hiçe sayıp Türk Devletine rest çekmiştir o halde akp külhanbeyi söylemlerinden vazgeçmeli artık. Avrupa'da domine etkisi yapan bu olaylarda Devlet aklı ve diplomatik dille gereken cevap verilmeli.

Yaşanan bu olaylarda Türk Milleti Devletinin ve Hükümetinin yanındadır. Bu yanında duruşu akp siyasi şova çevirmekten vazgeçmeli, Türk Devletine yakışır hareket etmelidir.

HOLLANDA'YA MİSİLLEME Mİ?

Düşmana silahıyla mukabele ediniz! (Hadis)

Petrol Ofisi önce Varlık Fonuna devredildi. O da Petrol Ofisini Hollandalı VİTOL Şirketine sattı. Misilleme için buyrun satışı iptal edin.

Hollandalı İNG Bank Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'ndan hisse aldı, oraya ortak. Satılan Merkez Bankası hisselerini geri alın bitirin ortaklığı.

VİTOL'a satılan diğer irili/ufaklı şirketleri de "incelemeye aldığınızı" ilan edin.

El Hak: "Ekonomik bağlılık siyasi bağımlılığı da peşinden getirir" değil mi?

Türkiye, bağımlılık tecrübesiyle biliyor "Taşın nereden geldiğini" ve karşısında da " Ne yapılması gerektiğini."

Neremizden tuttularsa önce oramızı kurtarıp Gavurun DİNİ'nin anladığını yedireceksiniz İMANI'na..

Aksi halde "Yapılan imaj cilası bir PASLAŞMADAN ibarettir" kanaati zirvede..

Ne Mutlu Türküm Diyene!
Ali Yetgin